Malatyalı yazar, gazeteci, hekim, sporcu, şair, devlet adamı, iş insanı, ses ve sahne sanatçılarımızdan o kadar çok ünlülerimiz var ki, Malatyalılar olarak o kadar çok şanslıyız yani. Bugün hiç değinmediğim bir sanat alanındaki ünlümüzden bahsedeceğim. Malatyalı değerlerimizi yazdığım köşemizde, işini çok iyi yapanlardan, sinema alanında Türkiye’nin önde gelenlerinden, çevirdiği filmlerle ses getiren ünlülerimizden birini yazacağım bugün. Sanırım siz de buldunuz bu ünlümüzü, Malatyalı Film Yönetmeni Haydar Işık. Yaptığı filmlerden bahsetmeden önce Haydar Işık’ın, 9. Uluslararası Malatya Film Festivali (MUFF) direktörü olarak ilimiz için çok özel çalışmalarından bahsedelim. Malatya Büyükşehir Belediyesi, Malatya’yı film festivali ile de tanıtıcı güzel etkinlik içerisine girme kararı alınca, bu çalışmayı yürütecek komple bir ustayı bulmuş. Bu usta Malatyalı Film Yönetmeni Haydar Işık idi elbette. Dünyaca ünlü sinema insanlarının Malatyalılarla tanıştırılması, çevrilmiş son filmlerin Malatyalıların izlemesine olanak sağlanması gibi tüm çalışmaları Malatya Büyükşehir Belediyesi ile birlikte organize etti Yönetmen Haydar Işık.    Yalnızca film festivali ile değil İnönü Üniversitesi öğrencileri ile de ilgileniyordu Malatya’da bulunduğu zamanlarda. İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Önal, öğrencilerini Ünlü Film Yönetmeni Haydar Işık ile buluşturdu. Üniversitede düzenlenen söyleşide Işık, tecrübelerini öğrencilere aktardı. Kariyer günlerinden de öte çok güzel bir etkileşim oldu. Üniversite öğrencileri, ünlü film yönetmeni Haydar Işık ile aynı toplantıda, söyleşide bir arada olmanın güzelliğini yaşadılar. Haydar Işık ile tanışmam satranç sayesinde oldu. Türkiye Satranç Federasyonu Malatya İl Temsilcisi olduğumdan, turnuva organizasyonuyla ilgileniyordum. Turnuvalar sabah başlıyor, akşama dek devam ediyor. Çünkü her bir tur için iki saat süre ve turlar arasında da belirli bir dinlenme süresi bırakılıyor. Bazı veliler çocuklarını salona bırakıp, akşama doğru almaya geliyorlar. Turnuvaya ilk kez katılan bir çocuğun velisi de çocuğu salona bırakıp, akşama doğru gelip almayı, bu arada çocuğun diğer sporcularla tanışmasının iyi olacağını düşünen bir veli olmuş. Bu veli, öncelikle kendisinin turnuva görevlisi ile tanışmasını ve satranç sporcusu olan yeğenini de tanıştırmayı planlamış. Bu veli Haydar Işık imiş. Kendisini medyadan biliyordum, bizzat hiç tanışmamıştım. İlk kez karşımda gördüm o gün. Kayıt kontrol yaparken bir veli bana doğru yöneldi. “Ben Haydar” dedi. Soyadını da söyleyecekti ama sözünü kestim ve “Işık’sınız” dedim. “Beni tanıyor musunuz?” dedi. “Sizi kim tanımaz” dedim. Yeğenini satranç turnuvasına getirmesi nedeniyle tanıştık kendileriyle. Mesleki ve Malatya ile ilgili anılarını içeren Malatyalı ünlü doktor ve yazar Sadık Özen’in kitapları filmlere konu olacak güzelliktedir. Dr. Sadık Özen’e bu teşhisi çok kişi söylemiş. Sadık Amcamız ile bir sohbetimizde Film Yönetmeni Haydar Işık’tan bahsettim. Haydar Işık’a da Dr. Sadık Özen’in kitaplarından bahsettim. Bu iki değerimiz konuyu görüştüler, anlaştılar. Malatya ile film çekme planlarının zaten öteden beri var olduğunu söyleyen Haydar Işık’ın Malatya konulu filmi ne zaman çekilecek diye merakla bekliyorum. Okuyucularımız da buradan duymuş oluyor. Malatya ile ilgili projelerin gerçekleşme zamanını bekleyeceğiz.   Haydar Işık ile söyleşimizde çocukluğundan başlayan Malatya günleri ve mesleği ile ilgili söylediklerini kendinden dinleyelim. Annem Darendeli, babam Akçadağlı ve Malatya'nın Melekbaba Mahallesinde doğdum. 14 15 yaşına kadar orada yaşadım Tabii bu çocukluk dönemimde Malatya'da sakız, simit, boyacılık gibi işler yaptım. Hem eğitim hayatımı sürdürdüm hem de çalışıyordum. Malum o zamanki koşullar çok müsait olmadığından dolayı. 16 yaşımdan sonra İstanbul'a geldim. Bir süre kitapçılık yaptım. Kitapçılık yaparken sinemayla ilgili kitaplar hayatıma girdi. Sonra bu bir tutkuya dönüştü ben de zamanla. Daha fazla sinemayla ilgili kitaplar okumaya başladım. Sonrasında bir yönetmenin yanında 7 yıl kadar asistanlık yaptım. Ama Malatyalı olduğumuz için ticari zekamız da her zaman ön planda oldu. Bir süre  ticarette yaptım. Sonra normal kitap ticaretini bırakıp film sektöründe hem yönetmenlik hem de işin ticari tarafı yani yapımcılık tarafını daha yürütmeye başladım. Şimdiye kadar 6 tane uzun metrajlı film çektim. 250 taneye yakın reklam, klip, tanıtım filmi gibi filmler çektim kısa metrajlı. 2019 yılında 9. Malatya Uluslararası Film Festivaline direktörlük yaptım. 2020 yılında “Kutay” diye Türklerin ilk Ergenekon'dan çıkış destanını anlatan bir dizi yaptım. O henüz yayınlanmadı. Ama şu anda pazarlama aşamasında devam ediyor.  2021 yılında Kanal D'nin İnteraktif interaktif dizisi olarak bir dizi çektim 13 bölüm ve bu dizinin tamamını da Malatya'da çektim. Malatya'nın tanıtımına katkısı olması için. Tabii benim için bütün şehirler özel, bütün şehirler güzel ama kendi memleketim başka bir şey ifade ediyor. Bir de o sokaklarda büyüdük. Bizim o sokaklardaki insanlara bir borcumuz var. Ayakkabıları boyalı olduğu halde bile bir daha ayakkabılarını yeniden boyatırlardı. Bunun nedeni de bize destek olmaktı. Tabii o zamanlarda bunun nedenini çok anlamıyorduk. Ama şimdi bu resmi daha iyi anlıyoruz. Dolayısıyla bizim o insanlara bir borcumuz var. Malatya bir borcumuz var. Malatya'nın tanıtımı için elimden gelen herşeyi yapıyorum, yapmaya da devam edeceğim. Bir çok proje var aklımda aslında devam eden.  Mercedes Kadir olsun, ondan sonra Malatya ile alakalı Fahri Kayahan olsun bunların hepsini hazırladım.  Hepsi yazıldı. Senaryosu da hazır ama biraz zaman ve destekle oluyor film işleri. Öyle kısa zamanda kısa zamanda harekete geçen işler olmadığından dolayı.  Bunları da zamanla hayata geçirip elimizde gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz. Türk sinemasına da tabii ki güzel eserler kazandırmış olacağız. 11 kardeşiz biz. Ben ailenin 10 numaralı çocuğuyum. Sinemayla ilgilenecek gençlerimize de şu tavsiyelerde bulunabilirim. “Sinema çok zor, yetenek isteyen, sabır gerektiren bir branştır. 24 yıldır sinema sektöründeyim. Sinemaya direkt olarak başlamadım. Bir dönem kitapçılık yaptım. Sinema asistanlığı yaptığım dönemde ise sinemanın kalbine girdim. Bir yapımcı ve yönetmen olarak film yapım aşamalarına farklı açılardan baktım. Bir yapımcının iyi bir senaryo bulması gerekiyor. Bu filmi para kazanma amacıyla mı yoksa sanatsal bir amaçla mı çektiğini bilmesi gerek. Çekilecek filmdeki oyuncu, mekân ve kostüm seçimleri çok önemli. Mekân ve kostümlerin birbiriyle uyumlu olması gerekiyor. Daha sonraki süreçte konuyu anlatmanız ve sahaya inmeniz gerekecektir. Sahaya inmeden önce prova yapın. Prova derken okuma çalışmalarından bahsetmiyorum. Sahneleri oyuncularınızla mekânlarda çalışın. Elbette ki öncelikle iyi bir senaryo üzerinde çalışmak gerek." Haydar Işık ile ilgili yazı yazmayı tasarlayınca,  anneleri Esma Işık teyze ile de görüşüp, oğlu Haydar hakkında konuştuk. Oğlundan bahsederken gözleri parlayan Esma Teyze oğlu Haydar ile gurur duyduğunu söyleyerek, oğluna selamını iletmemi istedi. Haydar ile konuşmamızın sonlarına doğru annesinin kendisiyle gurur duyduğunu söyleyerek selamını ilettim. Yıllarca önce kaybettiği babası Hasan Amca’ya rahmet diledim. Memleketi için güzel işler yapan ve daha da çok güzel işler yapmayı tasarlayan Haydar Işık, annesinin söylediklerini duyunca oldukça duygulandı. İstanbul’dan annesine ve tüm Malatyalılara selamlarını iletmemi istedi. Ben de genç sanat adamımıza teşekkür ederek, başarılar diledim.